Friday, April 27, 2007

Brokoli Karnabahar Ograten


Bir haftalik bir aradan sonra yeniden burdayim. Malesef donem sonuna dogru isler yogunlasiyor ve benim de zamanim pek kalmiyor haliyle. Baktim islerin bitecegi yok, dedim en iyisi biraz ara verip blogumla ilgileneyim. Zaten Haziran ve Temmuz ayi boyunca stajda olacagim icin yemek yapabilir miyim, yapsam da yayinlayabilecek zamanim olur mu bilemiyorum. Bu aralar bir de bu staj isleriyle ugrasiyorum. Sonunda ev buldum kendime, aslinda ev degil de oda :) 4 odali bir evde 2 ev arkadasi ile birlikte (tabi simdilik 2, her an 3 olabilir) iki ay gecirecegim. Cok sukur ki banyom odamda olacak. Boyle pat diye ev buldum falan dedim aklillari karistirdim tabi ki. Staj yapacagim sirket Philadelphia'da. Benim ev Florida'da. Aradaki mesafe arabayla 1 gun, ucakla 2,5 saat :) Staj suresi de 2 ay olunca otelde surunmek istemedim. En azindan belki kendi yemegimi yapabilecegim bir yer olsun istedim. Sagolsun sirketteki bir Turk arkadas da yardimci oldu bana. Simdilik tek sorun ulasim. Aslinda o da sorun olmaktan cikti, cunku sirket araba kiralama parasini da odemeye karar verdi :) Superrr. Super ama benim direksiyon tecrubesi pek az. Ne yaparim oralarda diye kara kara dusunmeye basladim. Pare'm sagolsun haftasonlari beni calistiriyor. Insallah Haziran'a kadar yeterli (biraz iddiali tabi yeterli demek, en azindan gerekli diyeyim) tecrubeyi kazanabilirim. Yoksa cekilin onumden ben geliyorum seklinde yollara atlayabilirim :)

Nerden nereye geldim degil mi? Aslinda tarifi verecektim sadece ama yazmaya baslayinca cenem dustu yine. Efendim yemegimizin adini ben verdim. Besamel soslu kabak yemegine kabak ograten dendigine gore bu yemege neden brokoli karnabahar ograten denmesin diye dusundum. Ve yeni isimli yemegimiz ortaya cikti. Aslinda kabak ograten ile birlikte bu tarifi yayinlamak istiyordum ama nedense kabak ograten'in fotografini nereye kaydettim bulamadim :( Bu yuzden brokoli karnabahar ograten ile idare edecegiz. Aslina bakarsaniz ben bu yemegi kabak ogratenden daha cok sevdim. Bir konuya daha aciklik getireyim. Bloglar arasinda dolanirken Kabak Graten tarifi ile karsilastim, ve bu benim bildigim Kabak Ograten'den farkli bir sey degildi. Bu Ograten kelimesi muhtemelen Graten'in Turkcelestirilmis hali diye dusundum. Zira devlet yurdunda kaldigim donemlerde yurtta cikan en guzel yemkelrden biri idi kabak ograten. Sonrasinda master donemimde, Divan'in hazirladigi yemekleri yerdik oglenleri. Orda da adi kabak ograten idi. Ne zaman yeniden graten oldu bilemiyorum. Ben dedim bildigim isimden sasmayayim. Tamam daha fazla konusmayi birakiyor ve tarife geciyorum.

Malzemeler:

1 demet brokoli
1 demet karnabahar
1 kucuk kutu konserve misir
Uzeri icin rendelenmis kasar peyniri (veya mozarella)

Besamel Sos:

2 yemek kasigi tereyagi
2.5 kasik un
2.5 bardak sut
tuz, kuru feslegen

Oncelikle brokoli ve karnabahari cicek cicek ayirip yikiyoruz. Daha sonra buharli pisiricide yaklasik 15 dakika hasliyoruz. Aslinda bir catal yardimi ile karnabahar ciceginin sapindan haslandigini anlayabilirsiniz. Cok fazla yumusak da olmasin sert de. Yani orta sertlikte haslamak gerek. Aslinda cok da onemli degil, nasil seviyorsaniz o kadar haslayabilirsiniz. Bu sirada un ve yagi kavurup, sutu yavas yavas ekleyerek besamel sosu hazirliyoruz. Pistikten sonra icine tuz ve kuru feslegen (bulursaniz tazesi de cok guzel olur) atip karisitiriyoruz. Borcamimiza once haslanmiz brokoli ve karnabarlari, uzerine besamel sos, sonra misir ve en son kasar peyniri rendesini yayip onceden isitilmis firina veriyoruz (175C, 350F).

Sonrasinda yanina salcali makarna yapip afiyetle yiyoruz. Mmmm nefis, brokoli seviyorsaniz mutlaka deneyin. Afiyet olsun...

NOT: Bu arada farkettiniz mi bilmem ama yeni etkinlik Ye #22 Kurabiye Ye :) Logosu cok sevimli, ben bayildim... Etkinlik fotosuna tilayarak bu ayki etkinlik evsahibesine ulasabilirsiniz.

Friday, April 20, 2007

Ye #21 - Penne Yataginda Italyan Tavuk Spiralleri

Ye #21 Etkinliginin son gunu gelip catti. Bilmiyorum Emel benim tarifimi kabul eder mi ama son gun 20 Nisan olduguna ve bugunun bitmesine, Amerika Dogu saat dilimine gore, yaklasik 2 saat olduguna gore yetistirmis sayilirim degil mi? (Ara not: bu yazima cuma gunu baslamistim ama malesef elimde olmayan nedenlerden oturu gecikme yasadi biraz, napalim kismet diyelim). Aslinda hangi yemegi yapacagima karar vermistim haftalar oncesinden. Cunku bu etkinligi gorunce, Italyan yemekleri kitabimi elime almis ve bana en cazip ve yapabilecegime guvendigim bu yemegi secmistim. Kismet son guneymis artik napalim :)
Italyan yemekleri kitabiyla uzun sureli bi birlikteligimiz var aslinda. Ama gelin gorun ki henuz bir tane bile tarif denememisim. Nasil olur degil mi? Evet ben de bilmiyorum. Kitabi aldigim gun heyecanla eve gelmis, vejeteryan yemekleri bolumunu bir cirpada okumustum. Hal boyle olunca simdiye kadar bir suru tarif denmis olmam gerekiyordu ama nerde. Cok sukur ki ilk yemegimi basariyla pisirdim :) Yemegin direk tercumesini kullandim, yani adamlarin kendi ulkelerinin adini tasiyan, "Italyan spiralleri", diye bir yemegi varmis da haberimiz yokmus. Bir daha ki yoresel yemegimin adini Turk .... yemegi olarak degistirmeyi planliyorum :) Fazla uzattim hemen tarife geciyorum.

Malzemeler:

7-8 adet kemiksiz gogus
Bir demet (yaklasik 250gr) brokoli
Bir kucuk paket baby cut havuc
1/2 cup ufalanmis Beyaz Peynir
1/2 cup Rendelenmis Mozarella
1 dis sarmisak (veya sarmisak tozu)
1/4 cup ince kiyilmis ceviz
Kuru feslegen, karabiber, kirmizi pul biber (yani istediginiz baharatalar)
Azicik zeytinyagi

Domates Sos:

2 domates (kucuk dogranmis)
1 yemek kasigi tereyagi
1 tatli kasigi salca

Oncelikle brokoli ve havuclari hasliyoruz. Ben mikrodalga'da hasladim cabuk olsun diye ama buharli pisiricide de cok guzel oluyor. Haslanmis brokoli ve havuclari kucuk kucuk (ne kadar kucuk olursa o kadar iyi) dogruyoruz. Daha sonra tavuk disindaki butun malzemeler ile karisitirip harcimizi elde ediyoruz. Tavuk goguslerini uzunlamasina ikiye dogru keser gibi yapip, tam dibine kadar kesmeden , gogusleri inceltiyoruz. Mumkunse buyuk bir bicagin yan kisimlarini kullanarak biraz daha inceltebilirsiniz. Daha sonra inceltmis oldugumuz gogusun uzerine azicik zeytinyagi ile yagliyoruz.Ic malzememizi tavugun uzerine ince bir sekilde yayip rulo seklinde sariyoruz. Rulolari folyo ile sikica sarip, kenarlarini bukerek seker gibi yapiyoruz.
Buharli pisiricide yaklasik yarim saat pisiriyoruz (hatta tarifinde on dakika diyor ama benim pisiricim de yirmi dakika da pisti. Ben her ihtimale karsi 10 dakika kadar daha pisirdim). Tarifde de buharli pisirici kullaniliyordu. Firinda da pisecegini dusunuyorum ama sanirim firinda piserse kuru bir yemek olur. Buharli pisiriciniz yoksa ama celik suzgeciniz varsa, tencere su koyup, uzerine suzgeci en uste de kapagini kapatip kendi buharli pisiricinizi kendiniz yapmis olursunuz :)

Tavuklar piserken yarim kutu penne makarnalarimizi hasliyoruz. Bir yandan da tereyagi, salca ve domates ile domates sosunu hazirliyoruz. Haslayip, tereyagladigimiz penneleri tabaga aliyoruz. Ustune dilimledigimiz rulo tavuklardan sirlayip, en uste domates sosunu dokuyoruz.

Tarifin sonunda itiraf ediyorum, bu aslinda tarafimdan degistirilmis bir Italyan tavuk spiralleri yemegi. Tarifin orjinalinde ic malzeme olarak ince kiyilmis taze feslegen, findik ve sarmisak karisimi kullaniliyordu. Ama bende taze feslegen olmadigi icin brokoli kullanmaya karar verdim. Brokoli olunca peynir de guzel olur dedim ve yukardaki yemek cikti ortaya. Nasil bir sonucla karsilasacagimi bilmiyordum ama cok sukur ki tadi yerdinde bir yemek oldu. Hatta aksam yemege gelen Irem "bu senin spesiyalin olabilir" bile dedi :) Umarim dener ve begenirsiniz. Ben bile azicik yiyebildim :) Afiyet olsun...

Tuesday, April 17, 2007

Sikma Koftesi

Bugun okuldan biraz erken cikip geldim, amacim evde calismaya devam etmekti. Oturdum bilgisayar basina biraz calistim ama sonra aksam icin Malatya yemeklerinden birini yapasim geldi, hemen giristim ise. Once evde yeterli malzeme olup olmadiginin kontrolu yapildi, oleeeyyy tam takim hazirim. Yemegimizin adi sikma koftesi. Oncelikle kisa bir aciklama, Malatya'nin 72 cesit koftesi oldugu soylenir. Bunlarin icinde en bilindikleri, icli kofte, yaprak koftesi (fasulye veya kiraz yapragindan yapilir, hatta dut veya ayva yapragi bile olur), sikma koftesi, yogurtlu kofte, patlicanli kofte, eksili kofte (ispanakli, mercimekli olur)... Bu liste boyle uzar gider. Ablamin bir arkadasi Malatya'da bulgurlu her seye kofte derler icine et haric her seyi koyarlar demisti :) Malatya disindaki tum yorelerde kofte diyince etten yapilan kofte akla gelir. Ama Malatya'da sizin bildiginiz koftenin adi et koftesidir. Istanbul'a ilk geldigimde, kofteye et koftesi diyorum diye dalga gecmisti arkadaslarim ama ben hala et koftesi derim :) Insallah yavas yavas Malatya'nin koftelerinden yapip memleketimin yemeklerini tanitmaya calisacagim. Ilk yoresel yemegim "mercimekli icli kofte" idi. Daha sonra bir Cerkes yemegi olan "Metez(Haluj)" tarifini sizlerle paylasmistim. Ve sirada benim cok severek yedigim sikma koftesi var :)

Malzemeler:

2 bardak yarma (Malatya'da yarma diye bilinen bulgur, elimde yok diyorsaniz okumaya devam edin cunku alternatif bir yolu var bu bulguru elde etmenin)
1/2 bardak koftelik bulgur (eger yarma kullaniyorsaniz)
Tuz
Ilik su
1 adet sogan
1-2 adet yesil biber
1 buyuk domates
1 yemek kasigi salca
1/2 cay bardagi sivi yag
karabiber, tuz

Hemen yarma konusuna aciklik getireyim. Malatya'da yarma denen bulgur koftelik bulgurdan daha kucuk parcalar halinde ve biraz da unlu bir bulgurdur. Yani bu bulguru elinize aldiktan sonra elinizin unlandigini farkedersiniz. Eger yarma bulursaniz, yarma, koftelik bulgur ve tuzu karisitirp ilik su ile yogurarak pogaca hamuru gibi bir hamur elde ediyoruz. Eger yarma yoksa 2 bardak koftelik bulgura 2/3 bardak un ve tuz katip ilik su ile yogurun. Netekim burda yarma bulamadigimdan ben de koftelik bulgur ile unu karistirarak hazirladim hamuru.

Daha sonra hamurdan pogaca gibi birazcik hamur alip, o hamurun ucundan nohuttan azicik buyuk olacak sekilde kucuk kucuk hamurcuklar kopariyoruz. Bu nohut buyuklugundeki hamuru avuc icinde yuvarlayip azicik ustune bastirip para sekli veriyoruz. Tabi para gibi olacak diye cok bastirmayin, azicik bastirmak yeterli. Hatta isterseniz benim gibi usenip sadece yuvarlayabilirsiniz. Bu arada hamuru yuvarlarken, kalan hamur sertlesir. O nedenle elinize her hamur aldiginizda su ile azicik islatip yumusatmaniz gerekir.
Butun hamur bittikten sonra kucuk bir tencerede su kaynatip azicik tuz ekledikten sonra hamur toplarini yani kofteleri hasliyoruz.

Bir yandan da sogani ve biberi yemeklik dograyip sivi yagda kavuruyoruz. Kavrulan sogana once salcayi daha sonra da kucuk dogradigimiz domstesi ekleyip bir sure daha kavuruyoruz. Bu arada koftelerin haslanip haslanmadigini kontrol ediyoruz. Yaklasik 15 dakikada haslandi benim kofteler. Haslanmis kofteleri suzup soganli, domatesli karisima ekleyip 2-3 dakika kavuruyoruz. Ve sikma koftemiz hazir, afiyet olsun :)

Sunday, April 15, 2007

3X3 Mamalari - Peynirli Borek - Oreolu, Irmikli Sutlu Tatli - Tavuk Gogsu

Bu hafta 3X3'de blogcu arkadaslarima hediye ettigim yemeklerin tarifini vereyim diye dusundum. Once Peynirli borek, sonra oreolu, irmikli sutlu tatli ve en son tavuk gogsu. Simdiden ellerinize saglik ve afiyet olsun...

Peynirli Borek

Yurt disinda yasayanlar bilirler, Turkiye'de her markette kolayca buldugumuz hazir yufkalari burda bulmak cok zor. Illa bir Turk ya da Arap bakkalina gitmek gerek. Orda bulacaginiz yufkalarin da tazeligi mechul. Derin dondurucuda tutuluyorlar ama bazen cozuldugunde kitir kitir yufkalarla karsilasabiliyorsunuz. Tabi isin en onemli noktasi bulundugunuz yere yakin bir Turk bakkali'nin olup olmadigi. Iste bu sebeplerden dolayi buralarda yasayanlar borek icin alternatif yufkalar buluyor. Bunlardan bir tanesi de Phyllo Dough. Bu yufkadan cok guzel baklava yapiliyor cunku incecik bir yufka ama boregi de hic de fena olmuyor. Hatta bana daha bile guzel gelmeye basladi diyebilirim.

Malzemeler:

1 paket phyllo dough (ya da 1kg yufka, sanirim 6 adet oluyor)
2 cup sut
1/2 cup siviyag
2 yumurta

Ic malzemesi:

1 paket feta cheese (beyaz peynir)
1/2 demet maydanoz

Oncelikle peyniri ufalayip, ince ince kiyilmis maydanoz ile karisitiryoruz. Ayri bir kapta yumurtalari cirpip, sut ce yagi ekliyoruz. Daha once dondurucudan cikarmis oldugumuz yufkalarimizin (ki ben genelde onceden cikarmayi unuturum, o yuzden mikrodalgada defrost yaparim) ilk rulosunu aciyoruz. Borcamin altini biraz yagliyoruz. Daha sonra yufkalardan iki tanesini alip borcama dosuyoruz uzerine sutlu karisimdan gezdiriyoruz. Bu isleme paketten cikan ilk rulo bitene kadar devam ediyoruz. Araya peynir-maydanoz karisimini yayiyoruz. Daha sonra ayni islemi ikinci rulo bitene kadar tekrarliyoruz. En uste de kalan sut karisimini dokup onceden isitlimis (375F~185C) firina veriyoruz. Uzerini nar gibi kizarinca firindan cikariyoruz. Ust kismi sert olmasin diye uzerine bir kac damla su gezdirip ustunu baska bir tepsi ile kapatip dinlenmeye birakiyoruz. Afiyet olsun...

Oreolu, Irmikli Sutlu Tatli

Bu tatliyi da Ganne'min sitesindeki irmikli tatliyi gordukten sonra yapmistim. Ben olculeri biraz degistirdim, cunku burda Arap bakkalindan aldigim irmik cok ince. Ganne'min tarifine buradan ulasabilirsiniz. Benim degistirilmis olculerim soyle:

Malzemeler:

10 yemek kasigi seker
12 yemek kasigi irmik
1 lt sut
1 yemek kasigi tuzsuz tereyagi
1 paket vanilya
1 paket kucuk oreo biskuvileri

Sut, irmik ve sekeri muhallebi kivamina gelecek sekilde pisiriyoruz. Kaynadiktan sonra vanilya ve tereyagini ekleyip karistiriyoruz. Borcama oreolardan bi kac tane dizip uzerine muhallebiyi dokuyoruz. Muhallebiyi dokunce tabi ki oreolar karisimin icinde dagiliyor, yani en altta kalmiyor, ki benim istedigim de buydu :) En uste de yine oreolardan diziyoruz, bol ceviz serpip servis ediyoruz. Afiyet olsun...

Tavuk Gogsu

Tavuk gogsunu ilk defa Akhisar'da ablamin evinde yapmistim. O zamanda beri de tadi damagimda kalmisti. Gecenlerde, Lama'nin deyimiyle sut kurtarma operasyonu cercevesinde, bu tatli ortaya cikti.

Malzemeler:

2 dolu yemek kasigi tuzsuz tereyagi
1 cup un
1 lt sut
2,5 fincan seker

Tereyagi ile unu kavuruyoruz. Un kahverengilesmeye baslayinca sekeri ilave edip azar azar sut ekleyerek karistiriyoruz. Un topaklanmasin diye azar azar sutu ilave ettim ama yine de topaklandi. Sutun tamamini eklediktan sonra cirpma teli ile kollarimiz yoruluncaya kadar karistirmaya devam ediyoruz. Kaynadiktan sonra ocaktan alip, mikser ile muhallebi puruzsuz hale gelinceye kadar cirpiyoruz. Borcami sudan gecirip muhallebimizi borcama dokuyoruz. En son uzerine tarcin eleyip buzdolabinda dinlendiriyoruz. Afiyet olsun...

Saturday, April 14, 2007

Konya-Aksaray Yolunda Kaza

Sabah uyaninca yaptigim ilk islerden biri internetten haber okumaktir. Turkiye'den uzaklarda da olsam hala orda neler olup bildigini kacirmadan takip etmek isterim. Bu sabah karsilastigim haber korkunctu. Izmir'den Izmir Zafer Ilkogretim Okulu ogrencilerini Kapadokya'ya geziye goturen otobus ile kum yuklu bir kamyon carpismis ve onlarca minik yavrucak ve anneleri can vermis.

“İnna lillahi ve inna ileyhi raciun”
Hepimiz O’ndan geldik, muhakkak yine O’na dönecegiz

Evet ilk tepkimiz bu olmali bir olum haberi alinca. Ben de oyle soyledim ama icimdeki aciyi da durduramadim bir turlu. Minik yavrulari dusundum, otobus Izmir'den yola cikarken nese icinde sarki soyleyislerini, derslerden vakit ayirip ulkemizin guzelliklerini kesfe cikacaklari icin kalplerinin heyecanla atisini hissettim. Butun bunlar "dikkatsizlik ve hatali sollama" deyisinin icinde kaybolup gitti. Bu dunyaya veda eden gunahsiz yavrucaklar, simdi bir bir once teshis edilmeyi sonra da ebediyete ugurlanmayi bekliyor. Yaralilar acilar icinde, bu gezi planini yapanlarin vicdaninda buyuk yaralar acildi. Kim ne derse, kim ne yaparsa yapsin olan bu yavrulara ve sevdiklerine oldu. Allah hepsine rahmet eylesin.

Web sitelerinden birinde Turkiye'de televizyon kanallarindan cogunda (kanal 24 haric) bu haberin 10 dakikalik bir haber olarak gectigini yaziyordu. Cunku bugun 14 Nisan, malum Cumhuriyet Mitingi vardi. Gercekten de haberlerin verilis sirasina baktigimda bir cok internet sitesinde bu haberin mitingden cok sonra geldigini gordum. Cunku Turkiye'de onemli olan insan hayati degil, aman laiklik elden gider, cumhuriyeti kim korur onemli olan bu. Siz bunlara sahip cikin onemli olan bu, yoksa 33 kisi can vermis, minik bedenler yollara sacilmis, otobuse kapasitesinden fazla kisi alip kar etmek isteyen tur sirketlerine karsi yeterli yasalar yokmus, trafik cezalarinin caydiriciligi yokmus ve en onemlisi insan hayatinin degeri yokmus hic onemli degil. Bu yolda basarilar Turkiye...

Tuesday, April 10, 2007

3X3 Oyunu

3X3 bloglar arasi oyunlardan en yenisin adi (en azindan ben oyle saniyorum) ve benim ilk oyunum. Sevgili Selen blogunda bana guzel bir cicek hediye ederek beni de davet etmis. Bu oyunu 3 gun icinde oynayip, 3 farkli yemegi veya pastayi 3 kisiye hediye edip ve ayni zamanda bu kisileri oyuna davet edip, 3 sikli 3 soruya da cevap vermemiz gerekiyormus.

Blogum henuz 3 aylik, o nedenle cok fazla blog arkadasim da yok. Olanlar da bu oyunu oynamislar genellikle ama ben oyunu oynamis olsalar da mamalarimi hediye etmek istedigim kisiler var.

Oncelikle blog aleminde bana ithaf edilen ilk pastalardan incirli kurabiyenin sahibi Ganne'me, beni ilk gunlerden beri yalniz birakmayan Selen'e ve bloguma zaman ayirip kendisine zaman ayirmayinca bana kusen Gunseli'me peynirli boregimi;


Yeni yayinladigim yemeklerime hemen yorum yazip beni hep sevindiren denizesintisi Ebru'ya, blogunu severek takip ettigim Gulenay'a, blogumdaki ilk yorumu birakan Pembeli'ye oreolu-irmikli sutlu tatliyi;


Blogunda degisik degisik corba tariflerini severek okudugum (ve yakin zamanda denemek istedigim) mavipire Sinem'e, blogunu severek takip ettigim, ozellikle ask uzerine cok guzel yazilar yayinlayan ahistanbul'a ve "the last but not the least" yemek bloglari ile tanismama vesile olan hocam Lama'ya tavuk gogsu'nu armagan ediyorum.

Simdi de sorular ve cevaplarim:

1.1. Daha once yasadiginiz 3 sehir?
Malatya, Ankara, Istanbul

1.2. Tatil icin gittiginiz, gordugunuz ve onermek istediginiz 3 yer?
Uc yer ile kisitli olunca nereyi yazsam bilemedim. Oncelikle Turkiye'de Dogu Karadeniz Bolgesi'ni gezmenizi oneririm. Ankara'dan tur ile Karadeniz gezisine cikmistik ve gecirdigim en guzel tatillerden biri oldu. Ozellikle Trabzon Uzungol ve Macka, Rize'de Firtina Deresi ve tabi ki meshur yaylalar. Hala gormediyseniz, en yakin tatilinizde gidin ve gorun derim. Kesinlikle bir kez daha gormek isteyeceksiniz.

Ikinci olarak San Francisco, Istanbul'u cok ozledigimden midir bilemiyorum ama deniz kokusuna bayildigim, bana Istanbul'u en cok hatirlatan ikinci sehir (New York daha cok Istanbul'u hatirlatmisti).

Ucuncu olarak Florida diyerek genisce bir bolgeyi onereyim. Ozel olarak da Florida Dogu sahil seridi, Key West'te gun batimi, Miami Beach'de turkuaz mavisinin en guzeli, Orlando'da Disney World parklari.

Dorduncu diye bir sey yok ama bir de North Carolina-Georgia-South Carolina sinirlarinin kesistigi yerdeki selale ve parklar, ozellikle altindan yureyerek gecebileceginiz Dry Falls. Gormeden gitmemek lazim dedigim yerler.

1.3. Yasamak istediginiz (gormediginiz de olur) 3 sehir?
Emekli olunca Karadeniz sahil kasabalarindan birinde ya da Ayder yaylasinda tahta bir evde, emeklilik oncesi de yeniden Istanbul'da yasamayi isterim. Gormek istedigim ise cok yer var, o yuzden ucuncu olarak Afrika'da veya Uzak Dogu'da bir yerleri gormek isterim diyeyim.

2.1. Su anki mesleginiz nedir?
Endustri Muhendisligi doktorasi yapiyorum, ayni zamanda asistanim.

2.2. Dunyaya yeniden gelseydiniz hangi meslegi yapmak isterdiniz?
Hmm zor bir soru bu. Doktor olmayi isterdim heralde. Universite sinavi sonrasi tip tercihlerimi neden alta yazdim diye bayagi bi hayiflanmistim. Pisman miyim peki, hayir. Su an ki halimden cok sukur memnunum, ah bir de hasret olmasa...

2.3. "Kesinlikle ben yapamazdim" dediginiz meslek nedir?
Hakim olamazdim sanirim, cunku yanlislikla birilerini hapse gonderir ya da yanlislikla suclu birilerini serbest birakir da baskalarinin hakkina girerim diye cok korkarim.

3.1. Yasam felsefenizi olusturan sozlerden biri?
Her serde bir hayir vardir, gorelim Mevlam neyler, neylerse guzel eyler.

3.2.
Bir kitapdan alinma, cok sevdiginiz bir cumle veya paragraf veya bolum?
Ilk aklima gelen eski bir tapinak yaziti adi ile dolasan bir yazidan bir cumle: "Dogdugunda sen aglarken herkes sevincle gulusuyordu, oyle bir omur gecir ki, oldugunde herkes aglasin, sen mutlulukla gulumse"
. Kitaptan bir cumle olarak da Orianna Fallaci'nin Dogmamis Cocuga Mektup'undaki bir cok cumle uzunca bir sure hafizamda yer etmisti. Simdi ise geriye kalan bir kac cumleden en guzeli "en icten kahkahalari en fazla aci cekenler atabilir" (tam olarak boyle miydi hatirlamiyorum ama ana fikir bu).

3.3.
Cok sevdiginiz bir siirin bir parcasi?
Gideriz nur yolu izde gideriz
Tas bagirda sular dizde gideriz
Bir gun aksam olur biz de gideriz
Kalir dudaklarda sarkimiz bizim

N. Fazil Kisakurek

Thursday, April 5, 2007

Yemek Sinifimizdan Notlar ve Mezeler

Meze tarifleri icin lutfen bu yazinin devamindaki tariflere dogru yol alin :) Bes farkli tarif sizi bekliyor...


Uzun zamandir tarif verememistim. Malum islerin yogun oldugu bir donemden geciyorum. Ama dedim bu boyle olmaz, kendime gelmem ve en azindan bir tarif eklemem gerek. Bir tarif oldu bes tarif. Nasil derseniz, anlatayim.

Vatanimizdan uzaklardayiz bildiginiz uzre. Uzaktayiz ama burda da onemli gorevlerimiz var. Bunlardan en onemlisi de vatanimizi burdaki yabanci arkadaslarimiza tanitmak. Kalbe giden yol mideden gecer diyip ise Turk yemeklerini tanitmakla, dahasi bu yemekleri ogretmekle basladik. Gectigimiz yaz doneminde arkadaslarim Ozlem, Emine ve Tezcan bu yemek ogretme isine baslamislar. Ben de bu gruba guz doneminide katildim. Iki donemdir Amerikali, Hindistanli, Cinli, Koreli, Japon bir cok kisiye uygulamali olarak Turk yemeklerini ogretiyoruz. Tabi sadece dort kisi degiliz, bizlere Ummuhan, Selva, Emine(m) (iki tane Emine oldugu icin birisi Emine digeri Emine(m) :)) ve Elif de yardim ettiler. Bu hafta Ummuhan ile birlikte 5 degisik meze tarifi verdik. Simdi bu tarifleri sizlerle paylasma vakti. Yogurtlu patlican salatasini ve Piyazi ben; Humus, Yogurtlu havuc ve kabak salatasini ve Haydariyi de Ummuhan hazirladi. Ummuhancim ellerine saglik, her sey cok guzel olmustu.
Umarim sizler de bizim kadar seversiniz.

NOT: Yukaridaki fotograf, http://www.yildiz-han.com/dsg/interior_lj.jpg adresinden alinmistir:)

Yogurtlu Patlican Salatasi


Malzemeler:

2 adet patlican
1 bardak yogurt
1-2 dis sarmisak
4 yemek kasigi zeytinyagi
tuz, kuru nane

Patlicanlari kozleyip kabuklarini soyuyoruz. Tabi benim gibi kozlemek yerine, patlicanlari mikrodalgada pisirebilirsiniz. Tadi kozlenmis patlican kadar guzel olmuyor ama kozleme imkani bulamadiginizda gayet de guzel guzel yeniyor :) Kozlenmis veya mikrodalgada pisirilmis ve soyulmus patlicanlari robottan geciriyoruz. Eger robotunuz yoksa veya patlicanlarin biraz diri kalmasini istiyorsaniz dograma tahtasinda buyuk bir bicak yardimi ile ezebilirsiniz. Ben oyle yaptim. Ayri bir kapta yogurt, dovulmus sarmisak, 3 yemek kasigi zeytin yagi ve tuzu kasik ile iyice cirpiyoruz. Daha sonra yogurt karisimi ile patlicanlari karistirip borcama aliyoruz. En uste kasik yardimi ile kucuk sekiler olusturup buralara kalan zeytinyagini gezdiriyoruz. En son kuru nane ile susleyerek servis ediyoruz. Afiyet olsun...

Piyaz


Malzemeler:

3 bardak haslanmis fasulye
1 adet sogan
1 adet domates
1 adet yesil biber
1/2 demet maydanoz
1/2 limon
1/3 bardak zeytin yagi
tuz

Sogani, domatesi ve biberi kucuk kucuk dogruyoruz. Daha sonra fasulye ile sebzeleri tuz, limon suyu ve zeytinyagi ile birlikte karistiriyoruz. Karisimi borcama alip, kucuk dogranmis maydanoz ile susleyerek servis ediyoruz. Bence mutlaka deneyin piyaz yapmayi, bu kadar guzel olacagini ben de tahmin etmemistim. Afiyet olsun...

Humus


Malzemeler:

2 bardak haslanmis, kabuklari soyulmus nohut
1/2 bardak su
3 dis sarmisak
3 yemek kasigi limon suyu
1 bardak tahin
1/2 bardak zeytin yagi
tuz, kimyon, kirmizi pul biber

Nohutlari su ile karistirip, karisim puruzsuz bir hale gelene kadar robottan geciriyoruz. Zeytin yagindan yine 2 kasik ayirip geri kalanini, tahini, sarmisagi, limon suyunu, kimyonu ve tuzu nohut puresine ekleyip, iyice karistiriyoruz. Zeytinyagi ile pul biberi yakip, borcama aldigimiz karisimin uzerine dokuyoruz. Afiyet olsun...

Haydari


Malzemeler:

1 bardak suzme yogurt
3 yemek kasigi beyaz peynir (ufalanmis ya da ezilmis)
3 dis sarmisak
1 adet yesil biber (ince dogranmis)
3 yemek kasikigi zeytin yagi
tuz, kimyon, kirmizi pul biber ve kuru nane

Pul biber ve nane disindaki malzemeleri karistiriyoruz. Karisimi borcama aliyoruz. Pulbiber ve zeytin yagini yakip, karisimin uzerine dokuyoruz. En son yine nane ile susluyoruz. Afiyet olsun...

Yogurtlu Havuc ve Kabak Salatasi


Malzemeler:

3 adet kabak
2 adet havuc
1/2 bardak zeytinyagi
1 bardak yogurt
2 yemek kasigi mayonez
2 dis sarmisak
tuz ve kirmizi pul biber

Oncelikle kabaklari ve havuclari rendeliyoruz. Yagdan iki kasik ayirip geri kalanini rendelenmis malzemeler ve dovulmus sarmisak ile birlikte tavaya aliyoruz. Karisimi suyu cekene kadar pisiriyoruz. Pistikten sonra sogumasi icin bir sure bekliyoruz. Bu arada yogurt, mayonez ve tuzu bir kasik yardimiyla cirpiyoruz. Pismis karisimi borcama alip uzerine de yogurtlu karisimi dokuyoruz. Ayirdigimiz yag ile pul biberi yakip, salatamizin uzerine gezdiriyoruz. Afiyet olsun...

Tuesday, April 3, 2007

Go Gators!


University of Florida Erkekler basketbol takimi 2007 sampiyonu!!!
Gecen sene de sampiyon olan takimimiz bu sene de ustuste ikinci sampiyonlugunu aldi :) Ayagimiz ugurlu geldi diye konustuk arkadaslarla cunku basketbolda iki sene ustuste sampiyonluk, bir de 2006 futbol sampiyonlugunu gorduk. Daha nicelerine insallah...
University of Florida is in Gainesville
Gator Nation is everywhere!!!!